Yaşlılar; gençlerin amaçsızlığından, tembelliğinden, boşvermişliginden sürekli yakınır dururlar. Sanırsın kendileri laboratuvardan hiç çıkmıyordu, mikroskopla yatıyordu. Kendilerinin gençken çok ulvi hedefleri vardı da babaları okutmadı. Saçma ideolojilerin peşinden hiç koşmadılar, koşturulmadılar.
Aynı yaşlılar; gözde üniversitelerden mezun olup yabancı şirketlerde yüksek maaşlı CEO olan gençleri ya da yurtdışına kapağı atanları başarılı birer örnek olarak gösterirler. Fakat; bu iyi denen üniversitelerin zamanında yabancılar tarafından eleman yetiştirmek için kurulmuş birer devşirme merkezi olduklarını bilmezler ya da görmek istemezler. Yabancı dille eğitim vermelerinin bir sebebi de budur: Anadolu'nun dört bir tarafından gelen zeki çocuklara kendi kültürlerini aşılamak, onları kendi şirketleri için yetiştirmek.
Evet, başarılı dediğimiz gençler bu ülkede kalmak istemiyor. Gidenler başkalarının başarıları için ter döküyor; kalanlar da potansiyelini zaten kullanamıyor, iyi para alıyorsa yan gelip yatıyor. Onlar artık başkalarının başarılıları, bizim değil.
Yani moruklar! Anlayacağınız gençler boşuna kendilerini bohemliğin, vurdumduymazlığın kollarına atmıyor. Sizin övündüğünüz Ameriga'daki torunlarınız da sizin olmaktan çıktı. Bir de gençliğinizde nasıl bir yokluk çektiniz, ne eziklik yaşadınız da yüksek maaşı başarı göstergesi olarak görüyorsunuz? Başlık parası yüzünden Emine'yi mi vermediler ne yani?
Halbuki biz bu gençleri kendi moleküler biyoloji laboratuvarlarımızda bir hedefe kilitleyebilseydik asıl başarıdan o zaman söz edebilirdik. Nasıl bir hedef? Bütün bu Corona kaosuna sebep olan doymak bilmeyen Dünya'nın zengin ailelerinin, para babalarının DNA'larına özel virüs yazabilseydiler fena mı olurdu? Şimdi dışarıdaki banklarda rahat bir şekilde oturuyor olurdunuz.
Ayrıca bordo bereli bilim adamlarımız olmadıkça gelecekte işimiz daha da zor olacak:(
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder